hastalanmak

Turkish

Etymology

Inherited from Ottoman Turkish خسته‌لانمق. Equivalent to hasta (sick) +‎ -la +‎ -n.

Pronunciation

  • IPA(key): [hɑstɑɫɑnˈmɑk]
  • Audio:(file)
  • Hyphenation: has‧ta‧lan‧mak

Verb

hastalanmak

  1. to get sick

Conjugation

Conjugation of hastalanmak
positive conjugation
singular plural
1st person (ben) 2nd person (sen) 3rd person (o) 1st person (biz) 2nd person (siz) 3rd person (onlar)
aorist aorist simple hastalanırım hastalanırsın hastalanır hastalanırız hastalanırsınız hastalanırlar
past hastalanırmışım hastalanırmışsın hastalanırmış hastalanırmışız hastalanırmışsınız hastalanırlarmış
inferential hastalanırdım hastalanırdın hastalanırdı hastalanırdık hastalanırdınız hastalanırlardı
conditional hastalanırsam hastalanırsan hastalanırsa hastalanırsak hastalanırsanız hastalanırlarsa
continuous continuous simple hastalanıyorum hastalanıyorsun hastalanıyor hastalanıyoruz hastalanıyorsunuz hastalanıyorlar
past hastalanıyormuşum hastalanıyormuşsun hastalanıyormuş hastalanıyormuşuz hastalanıyormuşsunuz hastalanıyorlarmış
inferential hastalanıyordum hastalanıyordun hastalanıyordu hastalanıyorduk hastalanıyordunuz hastalanıyorlardı
conditional hastalanıyorsam hastalanıyorsan hastalanıyorsa hastalanıyorsak hastalanıyorsanız hastalanıyorlarsa
inferential inferential simple hastalanmışım hastalanmışsın hastalanmış hastalanmışız hastalanmışsınız hastalanmışlar
past hastalanmışmışım hastalanmışmışsın hastalanmışmış hastalanmışmışız hastalanmışmışsınız hastalanmışlarmış
inferential hastalanmıştım hastalanmıştın hastalanmıştı hastalanmıştık hastalanmıştınız hastalanmışlardı
conditional hastalanmışsam hastalanmışsan hastalanmışsa hastalanmışsak hastalanmışsanız hastalanmışlarsa
future future simple hastalanacağım hastalanacaksın hastalanacak hastalanacağız hastalanacaksınız hastalanacaklar
past hastalanacakmışım hastalanacakmışsın hastalanacakmış hastalanacakmışız hastalanacakmışsınız hastalanacaklarmış
inferential hastalanacaktım hastalanacaktın hastalanacaktı hastalanacaktık hastalanacaktınız hastalanacaklardı
conditional hastalanacaksam hastalanacaksan hastalanacaksa hastalanacaksak hastalanacaksanız hastalanacaklarsa
progressive progressive simple hastalanmaktayım hastalanmaktasın hastalanmakta hastalanmaktayız hastalanmaktasınız hastalanmaktalar
past hastalanmaktaymışım hastalanmaktaymışsın hastalanmaktaymış hastalanmaktaymışız hastalanmaktaymışsınız hastalanmaktalarmış
inferential hastalanmaktaydım hastalanmaktaydın hastalanmaktaydı hastalanmaktaydık hastalanmaktaydınız hastalanmaktalardı
conditional hastalanmaktaysam hastalanmaktaysan hastalanmaktaysa hastalanmaktaysak hastalanmaktaysanız hastalanmaktalarsa
necessitative necessitative simple hastalanmalıyım hastalanmalısın hastalanmalı hastalanmalıyız hastalanmalısınız hastalanmalılar
past hastalanmalıymışım hastalanmalıymışsın hastalanmalıymış hastalanmalıymışız hastalanmalıymışsınız hastalanmalılarmış
inferential hastalanmalıydım hastalanmalıydın hastalanmalıydı hastalanmalıydık hastalanmalıydınız hastalanmalılardı
conditional hastalanmalıysam hastalanmalıysan hastalanmalıysa hastalanmalıysak hastalanmalıysanız hastalanmalılarsa
past past simple hastalandım hastalandın hastalandı hastalandık hastalandınız hastalandılar
conditional hastalandıysam hastalandıysan hastalandıysa hastalandıysak hastalandıysanız hastalandılarsa
conditional conditional simple hastalansam hastalansan hastalansa hastalansak hastalansanız hastalansalar
past hastalansaymışım hastalansaymışsın hastalansaymış hastalansaymışız hastalansaymışsınız hastalansalarmış
inferential hastalansaydım hastalansaydın hastalansaydı hastalansaydık hastalansaydınız hastalansalardı
optative hastalanayım hastalanasın hastalana hastalanalım hastalanasınız hastalanalar
imperative imperative regular hastalan hastalansın hastalanın hastalansınlar
formal hastalanınız hastalanınız
informal hastalansana hastalansanıza
infinitive hastalanmak
verbal noun hastalanma
impersonal participle imperfective hastalanan
perfective hastalanmış
prospective hastalanacak
personal participle non-prospective hastalandığım hastalandığın hastalandığı hastalandığımız hastalandığınız hastalandıkları
prospective hastalanacağım hastalanacağın hastalanacağı hastalanacağımız hastalanacağınız hastalanacakları
temporal adverb temporal adverb simple hastalanırken1
specific hastalanınca
"and" hastalanıp
"since" hastalanalı
"until" hastalanasıya
"as long as" hastalandıkça
modal adverb modal adverb simple hastalanarak
reduplicated hastalana hastalana
"as if" hastalanırcasına1
negative conjugation
negative conjugation
singular plural
1st person (ben) 2nd person (sen) 3rd person (o) 1st person (biz) 2nd person (siz) 3rd person (onlar)
aorist aorist simple hastalanmam hastalanmazsın hastalanmaz hastalanmayız hastalanmazsınız hastalanmazlar
past hastalanmazmışım hastalanmazmışsın hastalanmazmış hastalanmazmışız hastalanmazmışsınız hastalanmazlarmış
inferential hastalanmazdım hastalanmazdın hastalanmazdı hastalanmazdık hastalanmazdınız hastalanmazlardı
conditional hastalanmazsam hastalanmazsan hastalanmazsa hastalanmazsak hastalanmazsanız hastalanmazlarsa
continuous continuous simple hastalanmıyorum hastalanmıyorsun hastalanmıyor hastalanmıyoruz hastalanmıyorsunuz hastalanmıyorlar
past hastalanmıyormuşum hastalanmıyormuşsun hastalanmıyormuş hastalanmıyormuşuz hastalanmıyormuşsunuz hastalanmıyorlarmış
inferential hastalanmıyordum hastalanmıyordun hastalanmıyordu hastalanmıyorduk hastalanmıyordunuz hastalanmıyorlardı
conditional hastalanmıyorsam hastalanmıyorsan hastalanmıyorsa hastalanmıyorsak hastalanmıyorsanız hastalanmıyorlarsa
inferential inferential simple hastalanmamışım hastalanmamışsın hastalanmamış hastalanmamışız hastalanmamışsınız hastalanmamışlar
past hastalanmamışmışım hastalanmamışmışsın hastalanmamışmış hastalanmamışmışız hastalanmamışmışsınız hastalanmamışlarmış
inferential hastalanmamıştım hastalanmamıştın hastalanmamıştı hastalanmamıştık hastalanmamıştınız hastalanmamışlardı
conditional hastalanmamışsam hastalanmamışsan hastalanmamışsa hastalanmamışsak hastalanmamışsanız hastalanmamışlarsa
future future simple hastalanmayacağım hastalanmayacaksın hastalanmayacak hastalanmayacağız hastalanmayacaksınız hastalanmayacaklar
past hastalanmayacakmışım hastalanmayacakmışsın hastalanmayacakmış hastalanmayacakmışız hastalanmayacakmışsınız hastalanmayacaklarmış
inferential hastalanmayacaktım hastalanmayacaktın hastalanmayacaktı hastalanmayacaktık hastalanmayacaktınız hastalanmayacaklardı
conditional hastalanmayacaksam hastalanmayacaksan hastalanmayacaksa hastalanmayacaksak hastalanmayacaksanız hastalanmayacaklarsa
progressive progressive simple hastalanmamaktayım hastalanmamaktasın hastalanmamakta hastalanmamaktayız hastalanmamaktasınız hastalanmamaktalar
past hastalanmamaktaymışım hastalanmamaktaymışsın hastalanmamaktaymış hastalanmamaktaymışız hastalanmamaktaymışsınız hastalanmamaktalarmış
inferential hastalanmamaktaydım hastalanmamaktaydın hastalanmamaktaydı hastalanmamaktaydık hastalanmamaktaydınız hastalanmamaktalardı
conditional hastalanmamaktaysam hastalanmamaktaysan hastalanmamaktaysa hastalanmamaktaysak hastalanmamaktaysanız hastalanmamaktalarsa
necessitative necessitative simple hastalanmamalıyım hastalanmamalısın hastalanmamalı hastalanmamalıyız hastalanmamalısınız hastalanmamalılar
past hastalanmamalıymışım hastalanmamalıymışsın hastalanmamalıymış hastalanmamalıymışız hastalanmamalıymışsınız hastalanmamalılarmış
inferential hastalanmamalıydım hastalanmamalıydın hastalanmamalıydı hastalanmamalıydık hastalanmamalıydınız hastalanmamalılardı
conditional hastalanmamalıysam hastalanmamalıysan hastalanmamalıysa hastalanmamalıysak hastalanmamalıysanız hastalanmamalılarsa
past past simple hastalanmadım hastalanmadın hastalanmadı hastalanmadık hastalanmadınız hastalanmadılar
conditional hastalanmadıysam hastalanmadıysan hastalanmadıysa hastalanmadıysak hastalanmadıysanız hastalanmadılarsa
conditional conditional simple hastalanmasam hastalanmasan hastalanmasa hastalanmasak hastalanmasanız hastalanmasalar
past hastalanmasaymışım hastalanmasaymışsın hastalanmasaymış hastalanmasaymışız hastalanmasaymışsınız hastalanmasalarmış
inferential hastalanmasaydım hastalanmasaydın hastalanmasaydı hastalanmasaydık hastalanmasaydınız hastalanmasalardı
optative hastalanmayayım hastalanmayasın hastalanmaya hastalanmayalım hastalanmayasınız hastalanmayalar
imperative imperative regular hastalanma hastalanmasın hastalanmayın hastalanmasınlar
formal hastalanmayınız hastalanmayınız
informal hastalanmasana hastalanmasanıza
infinitive hastalanmamak
verbal noun hastalanmama
impersonal participle imperfective hastalanmayan
perfective hastalanmamış
prospective hastalanmayacak
personal participle non-prospective hastalanmadığım hastalanmadığın hastalanmadığı hastalanmadığımız hastalanmadığınız hastalanmadıkları
prospective hastalanmayacağım hastalanmayacağın hastalanmayacağı hastalanmayacağımız hastalanmayacağınız hastalanmayacakları
temporal adverb temporal adverb simple hastalanmazken1
specific hastalanmayınca
"and" hastalanmayıp
"since" hastalanmayalı
"until" hastalanmayasıya
"as long as" hastalanmadıkça
modal adverb modal adverb simple hastalanmayarak
reduplicated hastalanmaya hastalanmaya
"as if" hastalanmazcasına1
potential conjugation
potential conjugation
singular plural
1st person (ben) 2nd person (sen) 3rd person (o) 1st person (biz) 2nd person (siz) 3rd person (onlar)
aorist aorist simple hastalanabilirim hastalanabilirsin hastalanabilir hastalanabiliriz hastalanabilirsiniz hastalanabilirler
past hastalanabilirmişim hastalanabilirmişsin hastalanabilirmiş hastalanabilirmişiz hastalanabilirmişsiniz hastalanabilirlermiş
inferential hastalanabilirdim hastalanabilirdin hastalanabilirdi hastalanabilirdik hastalanabilirdiniz hastalanabilirlerdi
conditional hastalanabilirsem hastalanabilirsen hastalanabilirse hastalanabilirsek hastalanabilirseniz hastalanabilirlerse
continuous continuous simple hastalanabiliyorum hastalanabiliyorsun hastalanabiliyor hastalanabiliyoruz hastalanabiliyorsunuz hastalanabiliyorlar
past hastalanabiliyormuşum hastalanabiliyormuşsun hastalanabiliyormuş hastalanabiliyormuşuz hastalanabiliyormuşsunuz hastalanabiliyorlarmış
inferential hastalanabiliyordum hastalanabiliyordun hastalanabiliyordu hastalanabiliyorduk hastalanabiliyordunuz hastalanabiliyorlardı
conditional hastalanabiliyorsam hastalanabiliyorsan hastalanabiliyorsa hastalanabiliyorsak hastalanabiliyorsanız hastalanabiliyorlarsa
inferential inferential simple hastalanabilmişim hastalanabilmişsin hastalanabilmiş hastalanabilmişiz hastalanabilmişsiniz hastalanabilmişler
past hastalanabilmişmişim hastalanabilmişmişsin hastalanabilmişmiş hastalanabilmişmişiz hastalanabilmişmişsiniz hastalanabilmişlermiş
inferential hastalanabilmiştim hastalanabilmiştin hastalanabilmişti hastalanabilmiştik hastalanabilmiştiniz hastalanabilmişlerdi
conditional hastalanabilmişsem hastalanabilmişsen hastalanabilmişse hastalanabilmişsek hastalanabilmişseniz hastalanabilmişlerse
future future simple hastalanabileceğim hastalanabileceksin hastalanabilecek hastalanabileceğiz hastalanabileceksiniz hastalanabilecekler
past hastalanabilecekmişim hastalanabilecekmişsin hastalanabilecekmiş hastalanabilecekmişiz hastalanabilecekmişsiniz hastalanabileceklermiş
inferential hastalanabilecektim hastalanabilecektin hastalanabilecekti hastalanabilecektik hastalanabilecektiniz hastalanabileceklerdi
conditional hastalanabileceksem hastalanabileceksen hastalanabilecekse hastalanabileceksek hastalanabilecekseniz hastalanabileceklerse
progressive progressive simple hastalanabilmekteyim hastalanabilmektesin hastalanabilmekte hastalanabilmekteyiz hastalanabilmektesiniz hastalanabilmekteler
past hastalanabilmekteymişim hastalanabilmekteymişsin hastalanabilmekteymiş hastalanabilmekteymişiz hastalanabilmekteymişsiniz hastalanabilmektelermiş
inferential hastalanabilmekteydim hastalanabilmekteydin hastalanabilmekteydi hastalanabilmekteydik hastalanabilmekteydiniz hastalanabilmektelerdi
conditional hastalanabilmekteysem hastalanabilmekteysen hastalanabilmekteyse hastalanabilmekteysek hastalanabilmekteyseniz hastalanabilmektelerse
necessitative necessitative simple hastalanabilmeliyim hastalanabilmelisin hastalanabilmeli hastalanabilmeliyiz hastalanabilmelisiniz hastalanabilmeliler
past hastalanabilmeliymişim hastalanabilmeliymişsin hastalanabilmeliymiş hastalanabilmeliymişiz hastalanabilmeliymişsiniz hastalanabilmelilermiş
inferential hastalanabilmeliydim hastalanabilmeliydin hastalanabilmeliydi hastalanabilmeliydik hastalanabilmeliydiniz hastalanabilmelilerdi
conditional hastalanabilmeliysem hastalanabilmeliysen hastalanabilmeliyse hastalanabilmeliysek hastalanabilmeliyseniz hastalanabilmelilerse
past past simple hastalanabildim hastalanabildin hastalanabildi hastalanabildik hastalanabildiniz hastalanabildiler
conditional hastalanabildiysem hastalanabildiysen hastalanabildiyse hastalanabildiysek hastalanabildiyseniz hastalanabildilerse
conditional conditional simple hastalanabilsem hastalanabilsen hastalanabilse hastalanabilsek hastalanabilseniz hastalanabilseler
past hastalanabilseymişim hastalanabilseymişsin hastalanabilseymiş hastalanabilseymişiz hastalanabilseymişsiniz hastalanabilselermiş
inferential hastalanabilseydim hastalanabilseydin hastalanabilseydi hastalanabilseydik hastalanabilseydiniz hastalanabilselerdi
optative hastalanabileyim hastalanabilesin hastalanabile hastalanabilelim hastalanabilesiniz hastalanabileler
imperative imperative regular hastalanabil hastalanabilsin hastalanabilin hastalanabilsinler
formal hastalanabiliniz hastalanabiliniz
informal hastalanabilsene hastalanabilsenize
infinitive hastalanabilmek
verbal noun hastalanabilme
impersonal participle imperfective hastalanabilen
perfective hastalanabilmiş
prospective hastalanabilecek
personal participle non-prospective hastalanabildiğim hastalanabildiğin hastalanabildiği hastalanabildiğimiz hastalanabildiğiniz hastalanabildikleri
prospective hastalanabileceğim hastalanabileceğin hastalanabileceği hastalanabileceğimiz hastalanabileceğiniz hastalanabilecekleri
temporal adverb temporal adverb simple hastalanabilirken1
specific hastalanabilince
"and" hastalanabilip
"since" hastalanabileli
"until" hastalanabilesiye
"as long as" hastalanabildikçe
modal adverb modal adverb simple hastalanabilerek
reduplicated hastalanabile hastalanabile
"as if" hastalanabilircesine1
impotential conjugation
impotential conjugation
singular plural
1st person (ben) 2nd person (sen) 3rd person (o) 1st person (biz) 2nd person (siz) 3rd person (onlar)
aorist aorist simple hastalanamam hastalanamazsın hastalanamaz hastalanamayız hastalanamazsınız hastalanamazlar
past hastalanamazmışım hastalanamazmışsın hastalanamazmış hastalanamazmışız hastalanamazmışsınız hastalanamazlarmış
inferential hastalanamazdım hastalanamazdın hastalanamazdı hastalanamazdık hastalanamazdınız hastalanamazlardı
conditional hastalanamazsam hastalanamazsan hastalanamazsa hastalanamazsak hastalanamazsanız hastalanamazlarsa
continuous continuous simple hastalanamıyorum hastalanamıyorsun hastalanamıyor hastalanamıyoruz hastalanamıyorsunuz hastalanamıyorlar
past hastalanamıyormuşum hastalanamıyormuşsun hastalanamıyormuş hastalanamıyormuşuz hastalanamıyormuşsunuz hastalanamıyorlarmış
inferential hastalanamıyordum hastalanamıyordun hastalanamıyordu hastalanamıyorduk hastalanamıyordunuz hastalanamıyorlardı
conditional hastalanamıyorsam hastalanamıyorsan hastalanamıyorsa hastalanamıyorsak hastalanamıyorsanız hastalanamıyorlarsa
inferential inferential simple hastalanamamışım hastalanamamışsın hastalanamamış hastalanamamışız hastalanamamışsınız hastalanamamışlar
past hastalanamamışmışım hastalanamamışmışsın hastalanamamışmış hastalanamamışmışız hastalanamamışmışsınız hastalanamamışlarmış
inferential hastalanamamıştım hastalanamamıştın hastalanamamıştı hastalanamamıştık hastalanamamıştınız hastalanamamışlardı
conditional hastalanamamışsam hastalanamamışsan hastalanamamışsa hastalanamamışsak hastalanamamışsanız hastalanamamışlarsa
future future simple hastalanamayacağım hastalanamayacaksın hastalanamayacak hastalanamayacağız hastalanamayacaksınız hastalanamayacaklar
past hastalanamayacakmışım hastalanamayacakmışsın hastalanamayacakmış hastalanamayacakmışız hastalanamayacakmışsınız hastalanamayacaklarmış
inferential hastalanamayacaktım hastalanamayacaktın hastalanamayacaktı hastalanamayacaktık hastalanamayacaktınız hastalanamayacaklardı
conditional hastalanamayacaksam hastalanamayacaksan hastalanamayacaksa hastalanamayacaksak hastalanamayacaksanız hastalanamayacaklarsa
progressive progressive simple hastalanamamaktayım hastalanamamaktasın hastalanamamakta hastalanamamaktayız hastalanamamaktasınız hastalanamamaktalar
past hastalanamamaktaymışım hastalanamamaktaymışsın hastalanamamaktaymış hastalanamamaktaymışız hastalanamamaktaymışsınız hastalanamamaktalarmış
inferential hastalanamamaktaydım hastalanamamaktaydın hastalanamamaktaydı hastalanamamaktaydık hastalanamamaktaydınız hastalanamamaktalardı
conditional hastalanamamaktaysam hastalanamamaktaysan hastalanamamaktaysa hastalanamamaktaysak hastalanamamaktaysanız hastalanamamaktalarsa
necessitative necessitative simple hastalanamamalıyım hastalanamamalısın hastalanamamalı hastalanamamalıyız hastalanamamalısınız hastalanamamalılar
past hastalanamamalıymışım hastalanamamalıymışsın hastalanamamalıymış hastalanamamalıymışız hastalanamamalıymışsınız hastalanamamalılarmış
inferential hastalanamamalıydım hastalanamamalıydın hastalanamamalıydı hastalanamamalıydık hastalanamamalıydınız hastalanamamalılardı
conditional hastalanamamalıysam hastalanamamalıysan hastalanamamalıysa hastalanamamalıysak hastalanamamalıysanız hastalanamamalılarsa
past past simple hastalanamadım hastalanamadın hastalanamadı hastalanamadık hastalanamadınız hastalanamadılar
conditional hastalanamadıysam hastalanamadıysan hastalanamadıysa hastalanamadıysak hastalanamadıysanız hastalanamadılarsa
conditional conditional simple hastalanamasam hastalanamasan hastalanamasa hastalanamasak hastalanamasanız hastalanamasalar
past hastalanamasaymışım hastalanamasaymışsın hastalanamasaymış hastalanamasaymışız hastalanamasaymışsınız hastalanamasalarmış
inferential hastalanamasaydım hastalanamasaydın hastalanamasaydı hastalanamasaydık hastalanamasaydınız hastalanamasalardı
optative hastalanamayayım hastalanamayasın hastalanamaya hastalanamayalım hastalanamayasınız hastalanamayalar
imperative imperative regular hastalanama hastalanamasın hastalanamayın hastalanamasınlar
formal hastalanamayınız hastalanamayınız
informal hastalanamasana hastalanamasanıza
infinitive hastalanamamak
verbal noun hastalanamama
impersonal participle imperfective hastalanamayan
perfective hastalanamamış
prospective hastalanamayacak
personal participle non-prospective hastalanamadığım hastalanamadığın hastalanamadığı hastalanamadığımız hastalanamadığınız hastalanamadıkları
prospective hastalanamayacağım hastalanamayacağın hastalanamayacağı hastalanamayacağımız hastalanamayacağınız hastalanamayacakları
temporal adverb temporal adverb simple hastalanamazken1
specific hastalanamayınca
"and" hastalanamayıp
"since" hastalanamayalı
"until" hastalanamayasıya
"as long as" hastalanamadıkça
modal adverb modal adverb simple hastalanamayarak
reduplicated hastalanamaya hastalanamaya
"as if" hastalanamazcasına1

1 The suffixes -ken and -cesine may be suffixed to the base form of any of the following tenses: aorist, continuous, inferential (even when it follows another suffix), and future.

Synonyms

  • rahatsızlanmak
  • hasta düşmek
  • şifayı kapmak / şifayı bulmak (idiomatic)
  • derde düşmek / dertlere düşmek (figuratively)